Trabzon`da,9 Kasım 2014, Pazar günü tüm Türkiye`de doğal yaşam alanlarına yönelik HESler, Çimento, taş ocakları, TESler, Nükleer Enerji Santralleri, Yeşil yollar aracılığı ile gerçekleştirilen emperyalist talana karşı Derelerin Kardeşliği Platformu`nun çağrısı ile son yılların en büyük Çevre Mitingi gerçekleşti.
Cumhuriyet Caddesi`nde toplanan kalabalık Atatürk Alanı`na yürüdü. Yürüyüşte CHP Trabzon Milletvekili Volkan Canalioğlu, CHP İstanbul Milletvekili Melda Onur, KESK Genel Sekreteri Hasan Toprak, TMMOB Yönetim Kurulu Üyesi Cemalettin Küçük; Odamız Genel Merkez Yönetim Kurulu Üyesi Beril Açıkgöz olmak üzere Ardahan, Artvin, Rize, Samsun, Trabzon, Giresun, Ordu, Sinop, Tokat, Amasya, Gümşhane, Ankara, İstanbul illerindeki çevre platformlarından çok sayıda katılım oldu.
Mitingte yaşam alanları doğrudan etkilenen, toprak ve su ile doğrudan ilişkisi olan kadınlar başı çekerken, 7`den 70` e binlerce kişi hep bir ağızdan "dereler özgürdür özgür akacak" diye haykırdı.
Mitinge Tonyalı kadınlar yöresel kıyafetleri ile katılırken, Arhavi`li Osman HES`e karşı çıkmak ve balıkların yaşam alanlarının HES talanından etkilenmesine dikkat çekmek için üzerine ağ giyerek, çay ve lahana yaprakları ile yürüdü.
Yürüyüşte Kazım Koyuncu ve 31 Mayıs 2011`de polisin katlettiği Metin Lokumcu unutulmadı.
Tertip Komitesi adına açılış konuşmasını yapan Gültekin Tarcan, büyüme adı altında ülkenin uluslararası ve ulusal şirketlerin çıkarlarına terkedildiğine dikkat çekti.
Ardından konuşma yapan DEKAP sözcüsü Ömer Şan; "Kimseden mücedele ettiğimiz için teşekkür beklemedeğimiz gibi, kimseye de teşekkür etmeyeceğim. Bu bizim ekmek gibi su gibi görevimiz. Suyuna, toprağına, havasına, yaylasına, ekmeğine sahip çıkmayan; yarın da vatanına, özgürlüğüne sahip çıkamaz" dedi.
Ömer Şan`dan sonra Tonya Çevre Platformu`ndan Bekir Uzun ve Hasan Kalyoncu konuşma yaptı. 22 gündür yolu heyelandan dolayı kapalı olan Tonya`dan geldiğini vurgulayan Kalyoncu "Sularımızı, ormanlarımızı, yaylalarımızı, yaşadığımız alanlarımızı buldozarlerinize, para hırsınıza, rant hesaplarınıza yem etmeyeceğiz. Doğamız satılık değildir, insan hayatı satılık değildir" dedi. Bekir Uzun ise "Biz bilimin, hukukun eşiğinden ayrılmadık. Onlar ise bizim için çimento fabrikalarından nemalanıyor; bölgeye iş imkanı sağlayacağız bölge zengin olacak bir grup marjinal buna karşı çıkıyor, kalkınmaya karşı çıkıyor dediler. Onlar köylünün malına el koyup emperyalist güçlere peşkeş çekiyorlar" dedi. Hukukun işlevsizleştirildiğine de dikkat çeken Uzun; "Bizim bildiğimiz, yasalar en maduru en savunmasıza göre yapılır. Ama biz cebimizdeki harçlıklarla hükümetin yasalarından kendimizi koruyoruz. Bu yasalar maden şirketleri için mi çıkıyor, madende çalışan işçi için mi çıkıyor; kesilen bir zeytin ağacını evladı gibi kucaklayıp ağlayan anne için mi çıkıyor yoksa bu zeytin ağaçlarını kesen barbarlar için mi çıkıuyor?" ifadelerini kullandı.
Çevre Avukatı Remzi Kazmaz bu düzenin avukatı değil, halkın avukatı olduğunu; derelerini koruyan Hopa`lı eşkiyaların avukatı olduğunu belirtti.
Tokat Zile Muhtarının konuşmasının ardından, TMMOB adına konuşan Cemalettin Küçük, Karadeniz`in belirli bir bilince geldiğini ve artık alanlarda kapitalist sermayenin zararlarını anlatmaya gerek kalmadığını belirterek, "Artık güçlünün hukuku geçmektedir. Onun için biz kendi hukukumuzu ne zaman toplumsallaştırırsak, topraklarımıza saldıran emperyalis-kapitalist şirketlerin işbirlikçileri ile ancak böyle baş edebiliriz. Silahla girebildikleri yere silahla, kanunla girebildikleri yerlere kanunla giriyorlar. Kapitalist sermaye buraya geldi ve polisle, jandarmayla gerektiğinde ise özel güvenlik güçleri ile iç savaş ilan ettiler. Biz mücadeleden geri durmayacağız. Karadeniz uşağı, Amerikan uşağı olmayacak. Yakın zamanda bizim hukukumuz güçlenecektir ve bunun hesabı onlardan sorulacaktır" ifadelerini kullandı.
Sonrasında KESK Genel Sekreteri Hasan Toprak, toprakları korumak için canlarını verenler olduğunu, şirketlerin doğa ile barışık olmadığına dikkat çekti.
Amasya Yeşil Irmak Çevre Platformu adına "yaşasın halkların yaşam alanı mücadelesi" diyen Ömür Kurt`un ardından Arhavi direniş çadırından Fındıklı`lı Melahat Teyze, ardından Ünye- Fatsa`lı Aliye Yorulmaz, Arhavi Doğa Koruma Platformundan gazeteci Şükran Özçakmak konuşma yaptı.
Sinop NKP`den Zeki Karataş "Sinop`ta 90 km yarıçapında bir alanda 1 nükleer santral, 4 termik santral, 7-8 tane mikro HES kurmayı planlıyorlar. Nükleere karşı yapılan mücadeleyi hep beraber yükseltmeliyiz" dedi.
Son olarak Hopa Dereleri Koruma Platformu`ndan Kamil Ustabaş "31 Mayıs 2011 yılında deresine sahip çıkarken katledilen Metin Lokumcu hocamızdan, Hopa`lı eşkiyaladan selam getirdim" diyerek "bizim hukukumuz meşru bir hukuktur ve sizler yasaları değiştirdikçe bizler barikatlarda karşınızda olacağız ve tarih bizi haklı çıkaracak" ifadelerini kullandı.
Miting, geçirdiği bir rahatsızlık nedeniyle hayatını kaybeden devrimci, çevreci emekli öğretmen Bekir Elvan‘ın cenazesinin miting alanına getirilmesi, bir süre bekletildikten sonra toprağa verilmek üzere Tonya ilçesine götürülmesi ile son buldu.
Okunma Sayısı: 3249