Üye Girişi
“İŞTEN ÇIKARMA VE SÜRGÜNLERE KARŞI ORAK MÜCADELE YÜRÜTÜLMELİ”
Tüm Bel Sen üyesi kamu emekçileri 1994 yılından bu yana ve özellikle son iki yıldır Ankara Büyükşehir Belediye’si içerisinde sendikalı olmalarından dolayı yaşadıkları baskı ve yıldırma politikalarını anlattı.
Yayına Giriş Tarihi: 15.06.2014
Güncellenme Zamanı: 19.06.2014 10:58:51
4-5 Haziran ülke genelinde KESK`in çağrısını yaptığı greve katıldıkları gerekçesiyle başlatılan disiplin soruşturması sonucu sürgün edilen ve işten atılan Tüm Bel-Sen Ankara 1 Nolu Şube üyeleri ile Yönetim Kurulu Üyemiz Beril Açıkgöz ve üyelerimiz Hesna Soylu ve Sevinç Kızılay‘ın katılımı ile röportaj yapıldı.
Tüm Bel Sen üyesi kamu emekçileri röportajda 1994 yılından bu yana ve özellikle son iki yıldır Ankara Büyükşehir Belediye`si içerisinde sendikalı olmalarından dolayı yaşadıkları baskı ve yıldırma politikalarını anlattı.
Kamu emekçileri, 4-5 Haziran 2013`de KESK`in Türkiye genelinde yapacağı iş bırakma eylemini sendika üyelerine duyurmak için yaklaşık 150-200 kişinin katılımı ile düzenlenen basın açıklamasının Ankara Büyükşehir Belediyesince görevlendirilen güvenlik görevlileri tarafından şiddet uygulanarak engellenmeye çalışıldığını söyledi 6 Haziran 2013`de ise Melih Gökçek tarafından yayınlanan genelge ile söz konusu eyleme katılanların "pişmanlığını bildirmeleri" koşulu ile affedileceğini ancak basın açıklaması ve iş bırakmanın Anayasal bir hak olduğunu, utanılacak biş şey yapmadıklarını kaydetti. 30 Mart seçimlerinden sonra 14 arkadaşlarının işten çıkarıldığını 200`e yakın kişinin ise görevlendirme adı altında sürgün edildiğini belirten Tüm Bel Sen üyesi kamu emekçileri, sürgün edilen memurların gönderildikleri yerlerde çalışmaları için iş tanımlarının yapılmadığı, gerekli makine ve ekipmalnarın sağlanmadığı, iş güvenliği ve iş sağlığı koşullarının sağlanmadığı böylelikle çalışmalarının engellendiğini söyledi. Belediye emekçileri, bu sıkıntıları Belediye`ye yazılı olarak bildiklerinde ise "Size araç veriyoruz gitmek zorundasınız" şeklinde yanıtlar aldıklarını anlattı.
İşten atılan ve sürgün edilen belediye çalışanlarının arasında jeoloji, makine ve inşaat mühendisi olan ve TMMOB üyesi memurların da olduğunu söyleyen Tüm Bel-Sen üyeleri, söz konusu saldırıların sadece bugünkü muhataplarına yönelik değil emekçilerin geneline ve demokratik, toplumcu, halkçı hizmet bekleyen bütün Ankara halkına yönelik olduğunu, örülecek mücadelenin TTB, TMMOB ve bütün sendikalarla ortak yürütülmesi gerektiğini belirtti.
Röportajı Jeoloji Mühendisleri Odası Haber Bülteni`nden okuyabilirsiniz.
Tüm Bel Sen üyesi kamu emekçileri röportajda 1994 yılından bu yana ve özellikle son iki yıldır Ankara Büyükşehir Belediye`si içerisinde sendikalı olmalarından dolayı yaşadıkları baskı ve yıldırma politikalarını anlattı.
Kamu emekçileri, 4-5 Haziran 2013`de KESK`in Türkiye genelinde yapacağı iş bırakma eylemini sendika üyelerine duyurmak için yaklaşık 150-200 kişinin katılımı ile düzenlenen basın açıklamasının Ankara Büyükşehir Belediyesince görevlendirilen güvenlik görevlileri tarafından şiddet uygulanarak engellenmeye çalışıldığını söyledi 6 Haziran 2013`de ise Melih Gökçek tarafından yayınlanan genelge ile söz konusu eyleme katılanların "pişmanlığını bildirmeleri" koşulu ile affedileceğini ancak basın açıklaması ve iş bırakmanın Anayasal bir hak olduğunu, utanılacak biş şey yapmadıklarını kaydetti. 30 Mart seçimlerinden sonra 14 arkadaşlarının işten çıkarıldığını 200`e yakın kişinin ise görevlendirme adı altında sürgün edildiğini belirten Tüm Bel Sen üyesi kamu emekçileri, sürgün edilen memurların gönderildikleri yerlerde çalışmaları için iş tanımlarının yapılmadığı, gerekli makine ve ekipmalnarın sağlanmadığı, iş güvenliği ve iş sağlığı koşullarının sağlanmadığı böylelikle çalışmalarının engellendiğini söyledi. Belediye emekçileri, bu sıkıntıları Belediye`ye yazılı olarak bildiklerinde ise "Size araç veriyoruz gitmek zorundasınız" şeklinde yanıtlar aldıklarını anlattı.
İşten atılan ve sürgün edilen belediye çalışanlarının arasında jeoloji, makine ve inşaat mühendisi olan ve TMMOB üyesi memurların da olduğunu söyleyen Tüm Bel-Sen üyeleri, söz konusu saldırıların sadece bugünkü muhataplarına yönelik değil emekçilerin geneline ve demokratik, toplumcu, halkçı hizmet bekleyen bütün Ankara halkına yönelik olduğunu, örülecek mücadelenin TTB, TMMOB ve bütün sendikalarla ortak yürütülmesi gerektiğini belirtti.
Röportajı Jeoloji Mühendisleri Odası Haber Bülteni`nden okuyabilirsiniz.
Okunma Sayısı: 3135