Jeoloji Mühendisleri Odası Antalya Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Pınar Afşar, Antalya il sınırları içerisinde yapılan zemin ve temel etüt araştırmaları sonucu hazırlanan raporların büyük bölümünün zeminin gerçek yapısını yansıtmadığını açıkladı. Zemin ve temel etüt araştırmalarının yapıldığını ancak saha çalışmaları sırasında yapılan denetimlerin ‘Yapı denetim` şirketleri tarafından denetlenmesi gerektiğini aktaran Afşar, "Araştırma sondajları yeterli derinlik ve sayıda yapılmıyor, zeminden yeteri sayıda örnek alınmıyor. Ortaya çıkan raporların bir çoğu da zeminin gerçek yapısını yansıtmıyor" dedi.
‘ALANYA`NIN ZEMİNİ ZOR`
Alanya`nın zemin olarak zor olduğunu belirten Afşar, özellikle alüvyon alanlarda yapılaşmanın yoğun olduğunu ifade etti. Alanya`da yeraltı su seviyesinin yüksek olduğuna dikkat çeken Afşar, "Burası için hazırlanan birçok rapora baktığımız zaman 15 veya 20 günde ancak hazırlanabilecek bir raporun 5 günde hazırlandığını görüyoruz. Raporda 5 sondaj yapıldığı yazıyor ama kontrol edilmediği için bunun doğruluğunu bilemiyoruz. Belki hiç yok. Laboratuarda yaptırılması gereken deneyler bir çok raporda yok. Hesaplamaların bir çoğu gerçeği yansıtmamakta. Standartlara uygun şekilde hazırlanan bu rapor sadece yapının depremde güvenli olmasını sağlamıyor. Aynı zamanda kaba inşaat maliyetlerinde de yüzde 20‘ye varan tasarruf sağlıyor. Örnek verecek olursak, maliyet bedeli 5 bin TL olan bir etüt çalışmasını 2 bin TL`ye yaptırılınca müteahhit 3 bin TL kar etmiş gibi görünürken, aslında 30 bin TL zarar edebilmekte. Aynı zamanda yapının depremde güvenliği de riske edilebilmektedir. Bu maliyet artışı sadece temelde değil, bütün kaba inşaatta demir, beton ve kalıp miktarının artması şeklinde olmaktadır. Mühendis yetersiz veri ile hazırladığı raporda kendisini güvene almak için verdiği değerler yüzünden maliyetlerin artmasına neden olmakta, aynı zamanda zemine binen fazla yükler ve temel rijitliğinin bozulması gibi nedenlerle deprem anında yapının davranışı da olumsuz etkilenmektedir. Müteahhit ise demiri ve betonu fazlasıyla koymakla sağlam bina inşaa ettiğini sanmaktadır.
BURADA YAPILMASI GEREKEN NEDİR?
Bölgemizde müteahhitler bütün projelerini bir mimara veya inşaat mühendisine pazarlık ederek vermek kaydıyla iş yapmaktadırlar. Bu mühendis veya mimarlar da pazarlık ederek diğer proje müelliflerine iş vermektedirler. Doğal olarak bir kazanç kaygısı olabilir ki bunun birincil öncelik olması yanlıştır. Bizim işimiz, sıkı denetim gerektiren işler olmasına rağmen, piyasa şartlarından dolayı maalesef suiistimale açık hale getirilmiştir. Burada ruhsat veren idarelere iş düşmektedir. Bu raporları gerek saha ortamında gerek rapor içeriği olarak ilk denetlemesi gereken yapı denetim şirketleridir. Bu denetimin sağlıklı yapılabilmesi için belediyeler bünyesinde kurulacak birimler yapı denetim şirketleri üzerinde kontrol sağlamalıdır. Elbette mühendis ve mimarlar hak ettikleri ücretleri almalıdır. Bu gayet doğal. Ancak bu, mühendislik etiği içerisinde kalarak ve kamusal kaygı odaklı çalışma ön şartıyla olmalıdır.
Jeoloji Mühendisleri Antalya Şubesi olarak Büyükşehir Belediyesi ve ilçe belediyelerimize gerek zemin ve temel etüt raporları, gerekse jeoloji biliminin kapsamı alanına giren diğer konularda bilgi paylaşımı anlamında her zaman desteğe hazır olduğumuzu bilmenizi isteriz" şeklinde konuştu.
Okunma Sayısı: 3149