TMMOB Odalar 24 Kasım 2024, Pazar

Telgraf gazetesinden Hüseyin Küpeli İl Temsilcimiz Ali Serindağ‘ın olası Gaziantep depremine dikkat çeken basın açıklamaları üzerine bir köşe yazısı kaleme aldı.

Yayınlayan Birim: GENEL MERKEZ
Yayına Giriş Tarihi: 02.05.2013
Güncellenme Zamanı: 09.05.2013 12:25:00

Telgraf gazetesinden Hüseyin Küpeli İl Temsilcimiz Ali Serindağ‘ın olası Gaziantep depremine dikkat çeken basın açıklamaları üzerine bir köşe yazısı kaleme aldı. Küpeli‘nin yazısı şöyle:

SALLAMA BE ALİ SERİNDAĞ

Şu Jeoloji Mühendisi Ali Serindağ denen adam var ya, sürekli olarak gazetelere demeç verip, keyfimizi kaçırıyor. Neymiş de, Gaziantep 2. Derecede deprem kuşağındaymış… Kırılmayan 500 yıllık bir fay hattı varmış ve bu fay hattı kırıldığında, bir felaket yaşarmışız…

Çok kızıyorum kendisine… Bizi habire uyarıp duruyor. Sanki kendisi uyarıyorda, biz önlem alıyoruz… Kendisiyle defalarca haber yaptım. Saatlerce oturup, tam sayfa röportaj yaptım. Söylediklerini ben bile ezberledim, ama gelinen süreçte görüyorum ki, Gaziantep`in depremle tedbirle pek oralı olacak bir duruşu yok… Bünyesinde Jeoloji Mühendisi istihdam etmeyen yerel yönetimler bile varken, zaten biz kime ne anlatacağız ki!..

Sayın Ali Serindağ beni bağışlasın… Ağlanacak halimize gülen bir toplum olduğumuz için, Serindağ`a da insanın "sanamı kaldı, bu insanları sürekli sürekli uyarmak" diyesi geliyor!..

Burnumuzun dibindeki Pazarcık beşik gibi sallanıyor… Sabah ofise geldiğimizde Semra Şahin arkadaşımız "gece yine yer sallandı, duydunuzmu?" dediği sayıyı ben unuttum, o habire artçı söylemlerini devam edip duruyor.

Gaziantep`in Nurdağı-Türkoğlu-Pazarcık bölgesinde tarihte, ortalama her 400 yılda bir deprem felaketi yaşanmış… Ve daha da kötüsü son 400-500 yıldır bu topraklarda bir deprem olmamış ve kırılmaya müsait bir fay hattı varmış…

Tam da Ali Serindağ`ın bana bunları ezberlettiği bir ortamda, Pazarcık`ta hemen her gün bir deprem haberini duymak, inanın beni çok ürkütüyor.

Felaket haberini severek vermiyor Sayın Serindağ uyarıyor… "Eğer depremle yaşamasını öğrenirsek, gerekli tedbirleri alırsak, sorun yaşamayız ya da en az hasarla atlatırız" diyor...

Böyle dediğinde hemen ona sormuştum gazetecilik refleksiyle "Peki bu tedbirleri alıyormuyuz" diye… Cevabı "maalesef" olmuştu…

Geçen günlerde Ali Serindağ`ın ayrı uyarılarını bir kez daha okuyunca, aslında bir arpa boyu yol kat edemediğimizi anladım…

Hep basite alıyoruz bu konuyu biliyormusunuz… Her olayda olduğu gibi, bu sorunu da "hasır altı" ediyoruz. Ama o ihmal ettiğimiz konu, Doğa`nın kendisi olunca, maalesef faturası ağır alıyor ve birileri de ortaya çıkıp "kader" deyip geçiştiriyor…

Devletin bir deprem senaryosu var… Evet, devlet oturmuş, olası bir depremde Gaziantep`te kaç insanın hayatını kaybedeceğini, hesaplamış… Kaç bin olduğunu söylemek bile ürkütücü… Rakamlar gerçekten korkunç ve ürpertici…

Eminim Ali Serindağ da sıkılıyordur aynı şeyleri tekrarlayıp durmaktan ama tedbir alması gerekenler, ısrarla görevlerini yapmaktan kaçınıyor… Onlar kaçtıkça, Ali Serindağ hatırlatacak ama maalesef bir gün o gerçekle hepimiz yüzleşeceğiz… Orasını düşünmek bile istemiyorum.

Yazımın başlığı, biraz da gazetecilik refleksiyle ve dikkat çeksin diye "Sallama be Ali Serindağ" şeklinde oldu ama sonu kesinlikle böyle olmamalı…

Teşekkürler Ali Serindağ… İyiki sizler varsınız…

DEPREM FIKRASI!..

Bu işi kaderciliğe bağlamak doğru bir yaklaşım olamaz… Madem depremden bahsettik… Son Van depreminden sonra, dinlediğim bir fıkrayı da anlatayım size hemen…

Van`daki büyük depremin ardından, artçı depremlerin devam ettiği bir sırada…

Vatandaşın biri camiye gitmiş…

"Allah`ın ben seni günde 5 vakit rahatsız edenlerden değilim… İlk kez buraya geliyorum. Bir deprem daha olursa, lütfen benim evimi koru"

- Evimin adresi, Cevdet Paşa Mahallesi, 2 nolu sokak, kapı numarası şu…

Tam bu sırada ikinci deprem olmuş…

Adam fırlamış evine koşmuş… Bakmış ki, sokakta herkesin evi sapa sağlam, bir tek o adamın evi yıkılmış, harabeye dönmüş…

Adam ellerini havaya kaldırmış

"Allah`ım senin bir suçun yok, kabahat benim gibi aptalda, ben sana açık adres verdim"


Okunma Sayısı: 3248