Suyuna, Toprağına, Doğal Yaşam Alanlarına Sahip Çıkanlara Çağrımızdır!..
Doğanın ve Yaşamın Yağmalanmasına Karşı 9 Nisan‘da Ankara‘dayız!
Yerli ve uluslararası şirketler, ülkemizin dört bir yanında büyük bir yağma hareketi yürütüyorlar.
Paranın gücüne iman edenler, doğamıza ve yaşam alanlarımıza el koymak istiyor!..
Suyumuz, madenlerimiz, ormanlarımız, tarım alanlarımız, yasa ve yönetmeliklerle sermaye sahiplerine devrediliyor...
Hidroelektrik Santral (HES) projeleriyle, Termik Santrallerle, Güvenlik Amaçlı Sınır Barajlarıyla, Nükleer Santrallerle, Maden Aramalarıyla; Mera, Kıyı ve Orman Kanunlarıyla insanca yaşam hakkımız elimizden alınıyor.
Hayatlarımız sermaye sahiplerinin insafına teslim ediliyor. Atalarımızın, dedelerimizin yüzyıllardır koruyup kolladığı, bizlere emanet ettiği yaşam alanlarımızdan göçe zorlanarak yurtsuzlaştırılıyoruz...
Bütün bu saldırılar, bulunduğu her yerde yerel halkın direnişiyle karşılaşıyor. Mücadelenin gücü bütünleşerek çoğalıyor!
Ancak, yaşam alanlarımıza, suyumuza, toprağımıza göz koyanlar durmuyor!..
Bütün Dereler Ankara‘ya Akacak!
Anadolu‘nun her su gözesi satışa çıkarıldı. Sularımız binlerce yıldır hayat verdiği coğrafyada artık satılık bir mal gibi görülüyor.
Yaşamın temeli olan SU, siyasi iktidar ve sermaye gurupları için kâr ve rant aracı olarak görülebilir. Ama bizim için YAŞAMIN ta kendisidir.
SULARIMIZA, Derelerimize, Vadilerimize, Ovalarımıza Doğal Yaşam Alanlarımıza yapılan bu vahşi saldırıları durdurmak için Ankara‘ya geliyoruz...
Egemenlerin doğamıza karşı yönelttiği hegemonya‘ya karşı, doğa haklarını anayasal güvenceye kavuşturmak için Ankara‘ya geliyoruz...
Bu çağrı, paranın saltanatına karşı, Derelerin Kardeşliğine inananların çağrısıdır.
Bu çağrı, derelerimize el koymak isteyenlere karşı, su ve yaşam hakkı mücadelesi verenlerin çağrısıdır!
Bu çağrı, ANADOLU‘dan, TRAKYA‘ya kadar, yaşama can veren bütün akarsulardan, vadilerden, derelerden Ankara‘ya akma çağrısıdır!
Yaşamın çağrısına kulak ver.
Yaşamı Savunanlar Ankara‘ya!..
Bu çağrı, ekoloji mücadelesi veren ve sermayenin başlatmış olduğu yağma hareketinin karşısında mücadele edenlerin çağrısıdır.
Bu çağrı, Suyun ticarileştirilmesine karşı mücadele eden, toprak, su, yaşam ve özgürlük mücadelesi veren tüm yaşam savunucularının çağrısıdır.
Bu çağrı, her türlü uyarıya rağmen nükleer santrallerde ısrar eden anlayışa karşı direnenlerin çağrısıdır.
Bu çağrı, termik santrallerin yıktığı yeryüzü, kirlettiği hava, yok ettiği ormanlar için mücadele edenlerin çağrısıdır.
Bu çağrı, tohumlarımızı çalan, gıdalarımızı enerji olarak yakanlara karşı Gıda Egemenliği çağrısıdır
9 Nisan‘da Ankara‘da buluşalım
Şimdi, mücadele ederek, doğayı ve yaşamı savunanların gücünü, kararlılığını gösterme zamanıdır!
Şimdi, yüzyıllardır doğal yaşam alanlarımıza, yaşadığımız coğrafyaya, bizlere ve doğaya can veren derelerimiz, ırmaklarımız ve nehirlerimiz gibi çağlayarak akma zamanıdır!
9 Nisan günü, paranın iktidarı karşısında kardeşliğinin gücünü haykırma zamanıdır.
SULARIMIZIN satılmasına, tarihimizin ve kültürümüzün yağmalanmasına, bugünümüz ve yarınımızın çalınmasına karşı 9 Nisan 2011 Cumartesi günü Ankara‘da buluşalım...
Derelerin Kardeşliği Platformu
Okunma Sayısı: 3129