Cumhuriyetimizin 100. Yılını kutladık. Hepimize kutlu olsun.
Ülkemizde her alanda olduğu gibi bilim alanında da son yüz yılda önemli çalışmalar yapıldı. Cumhuriyet aydınlanmasının Türk bilim insanları üzerindeki yansıması, temel bilimlerden sağlık bilimlerine, mühendislikten yer bilimlerine kadar her alanda büyük başarılara imza atmaları oldu. Bu sayımızı Türk bilim insanlarının 1960’lı yıllarda ilgi duymaya başladığı “Antarktika” çalışmalarına ayırdık.
31. sayımızın Editör Kurulu konuğu TÜBİTAK MAM Başkan Vekili ve aynı zamanda Kutup Araştırmaları Enstitüsü Müdürü sayın Prof. Dr. Burcu Özsoy. Ülkemizin kutup çalışmalarıyla ilgili stratejilerinin oluşturulmasında büyük katkı sunan sayın Özsoy’un Sunuş’u ile Mavi Gezegen Antarktika Özel Sayısı başlıyor.
Türk Bilim insanları artık, gezegenimiz üzerinde bilim açısından en zorlu saha koşullarına, insan yaşamını neredeyse imkânsız kılan doğa unsurlarına ve yüksek maliyetli lojistik gerekliliklere sahip olan Antarktika kıtasında bilimsel çalışmalar yapıyor. Ülkemizin Antarktika ve Arktik bölgelere yapmış olduğu bilimsel seferler “Ulusal Kutup Bilim Seferleri” başlığı altında düzenleyicileri tarafından anlatıldı.
Antarktika, benim için “Heyecan” anlamına geliyor diyen, Cumhuriyetin 100. yılında gerçekleştirilen VII. Ulusal Antarktika Bilim seferine katılan Dergimizin Editör Kurulu üyesi Prof. Dr. Raif Kandemir’in, sefer ve Horseshoe Adası’ndaki Türk Bilim Üssü’ndeki çalışmaları ve gözlemleri “Bir Yer Bilimcinin Gözünden Antarktika: 7. Ulusal Antarktika Bilim Seferi (TAE-VII)” yazısında.
Küresel ısınmanın kutuplar için tehlikeli sonuçlarından birisi de kutup bölgelerindeki donmuş alanların çözülmesidir. Yalnız yerbilimciler permafrost çözülmesinin gezegenimiz açısından olası sonuçlarının neler olabileceğini jeolojik geçmişte meydana gelmiş ve canlılar açısından oldukça dramatik sonuçları olmuş pek çok olayın jeolojik kayıtlarından çıkarsayabiliyor. “Permafrost: İklim değişikliğinde zaman ayarlı bir tehdit”, bu ilginç yazıda permafrost çözülmelerinin olası sonuçları tartışılıyor. Buzulların erimesiyle değişecek olan izostatik denge “Buzul İzostatik Dengeleme (GIA) ve Horseshoe Adası’nda (Batı Antarktika Yarımadası) Bulunan Yükselmiş Basamaklı Kıyı Yapılarının Önemi” ile irdeleniyor.
“Antarktika Gölleri”, küresel ısınmanın tetiklediği Antarktik kıta buzullarında bulunan hala keşfedilmemiş farklı sınıflarda gölleri tanıtıyor. Antarktika meteorit araştırmaları için kapalı bir sistemdir. “Antarktik Mikrometeoritler” insan aktivitesinin çok az olduğu ve kozmik tozların herhangi bir yersel örnek ile karışmadığı kıtadaki mikrometeorit çalışmaları hakkında bilgi veriyor.
Cumhuriyetimizin 100. Yılı Kutlu Olsun. Nice Yüzyıllara!
Editörler Kurulu
Dergimizi okumak için lütfen tıklayınız.
(105 KB) (18.01.2024 11:05:26)
Okunma Sayısı: 3304