TMMOB Odalar 25 Kasım 2024, Pazartesi
Yayınlayan Birim: GENEL MERKEZ
Yayına Giriş Tarihi: 21.09.2018
Güncellenme Zamanı: 01.10.2018 10:35:37

Eskişehir Odunpazarı Belediyesi’nin, TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası, Maden Mühendisleri Odası ve Ziraat Mühendisleri Odası Eskişehir Şubelerinin destekleri ile Alpu’ya yapılmak istenen kömürlü termik santral ile  yok olma tehlikesi kaşı karşıya kalan lületaşı ile ilgili farkındalık yaratmak için 13-16 Eylül 2018 tarihinde düzenlediği I. Lületaşı Festivali’ne Yönetim Kurulu Başkanımız Hüseyin Alan ve Eskişehir Şubemiz katıldı.  ‘Deniz Köpüğü’ sloganı ile gerçekleştirilen ‘Lületaşı Festivali’ kapsamında, Yunus Emre Kültür ve Sanat Merkezi’nde yapılan ‘Lületaşı Yaşamalı’ panele Odunpazarı Belediye Başkanı Av. Kazım Kurt, Yönetim Kurulu Başkanımız Hüseyin Alan, CHP Eskişehir İl Başkanı Rabia Akman,  Odunpazarı Kent Konseyi Başkanı İsmail Kumru ve çok sayıda vatandaş katıldı.

Eskişehir Şube Başkanımız Prof. Dr. Can Ayday’ın konuşmacı olduğu panelde ayrıca TMMOB Maden Mühendisleri Odası Eskişehir İl Temsilcisi Ümit Yıldırım, TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Eskişehir Şube Başkanı Levent Özbunar ile lületaşı maden işçileri Süleyman Özsak ve Ümit Kara da konuşmacı olarak yer aldı. Lületaşı Paneli’nin moderatörlüğünü ise Sezgin Sönmez yaptı. Lületaşının her yönüyle tartışıldığı panelin sonunda konuşan Odunpazarı Belediye Başkanı Av. Kazım Kurt, lületaşının yaşayabilmesi için birinci şartın termik santral yaptırmamak olduğunu vurguladı. Lületaşının kullanım alanlarının genişletilmesi gerektiğini de belirten Başkan Kurt,  Odunpazarı Belediyesi olarak lületaşı ile ilgili yapılacak tüm bilimsel araştırmalara destek vereceklerini taahhüt etti.


Panelde açılışında konuşan Yönetim Kurulu Başkanımız Hüseyin Alan, mask kültürünün geliştiği birçok ülkede taş işletmeciliğinin önemli bir hizmet sektörü olduğunu belirtti. Taş işletmeciliğinin birçok ülkede ekonomiye önemli katkılar sağladığını söyleyen Alan, Türkiye’de ise Eskişehir ve Erzurum dışında geleneksel taş işçiliğinin gelişmediğini kaydetti. Özellikle değerli ve yarı değerli taşları işleme konusunda Türkiye önemli bir rol aldığını ifade eden Alan, “Bugün Türkiye’de bunun büyüklüğü değerli, yarı değerli taşlara ilişkin yapılan işletmecilik sonucunda 3.5-4 milyar dolara ulaşmış boyutta, ama değerli ve yarı değerli taşlar dışındaki taş işletmeciliğinde maalesef iyi bir noktada değiliz. Bu açıdan bakıldığında eskiden beri Eskişehir lületaşı işletmeciliği konusunda Türkiye’nin tek ve belki de taş işletmeciliği konusunda Türkiye’nin gözbebeği kentlerden biri. Eskişehir’in gelişmesine ve kalkınmasına da önemli katkıları olduğunu biliyoruz” dedi.

  
Alpu’ya yapılmak istenen kömürlü termik santrale de değinen Alan, lületaşının kaynak alanlarından bir tanesinin de termik santral yapılmak istenen bölgenin altında kalacağını vurguladı. Lületaşı kaynaklarının tükenmemesi için bu alanın korunması gerektiğinin altını çizen Alan, “Aksi takdirde Eskişehir’in tanıtımına önemli katkısı bulunan lületaşı işletmeciliği yeterli kaynak bulamaması nedeniyle yok olacaktır. Bu panelin lületaşı kaynaklarının korunmasına, Eskişehir’in tanıtılmasına öznel olarak da Türkiye’nin en azından taş işletmeciliğinin gelişmesine katkı sunacağını düşünüyorum. Bu festival burada kalmamalı, geleneksel hale getirilip; geliştirilmeli” diye konuştu.

 
“LÜLETAŞI YOK EDİLMEK İSTENİYOR”

Unutulan bir cevheri yeniden yaşatmak için yapılan bu festival hem Eskişehir hem de Türkiye için çok önemli olduğunu belirten Prof. Dr. Can Ayday, Dünyada tek ve Eskişehir’de bulunan lületaşının yok edilmek istendiğini söyledi Lületaşı kaynaklarının üstüne 20, 25 hatta 50 metre yükseklikte kül depolanmaya çalışıldığını dile getiren Ayday, bu duruma “herhalde burada akıl duruyor” diyerek tepki gösterdi. Lületaşının oluşumunu anlatan Ayday, Lületaşının dünya rezervlerinin yüzde 75’nin Eskişehir’de olduğunu kaydeden Ayday, geri kalan rezervlerini ise Eskişehir’de çıkan lületaşı kadar kaliteli olmadığını vurguladı. Eskişehir’de bulunan lületaşı rezevlerinin ‘burada lületaşı yok’ denilerek görmezden geldiğine dikkat çeken Ayday, lülataşının sanayide de kullanıldığının her zaman unutulduğunu dile getirdi. Ayday “Günümüzde teknolojinin ilerlemesiyle birlikte lületaşının sanayide kullanımı da ön plana geçti. Kimya sanayinde birçok yerde, nano teknolojide, kanser ilaçlarının yapımında, boya yapımında lületaşı kili kullanılmaya başlandı. Çıkartılmış ama o zaman kullanılmamış ancak şuanda istenildiği takdirde kullanılabilecek binlerce metreküp pasa mevcut. Onlarda yok olacak. Hiçbir araştırma yapılmadan, hiç kimse düşünülmeden burada onlar yok olacak” dedi.

 
“LÜLETAŞINA SAHİP ÇIKMALIYIZ”

Lületaşı Madenleri ve lületaşı hakkında bilgi veren Ümit Yıldırım, lületaşının elektrik ve ısı yalıtımının sıfıra yakın olduğunu söyledi. Lületaşının ergime ısısının çok yüksek olduğunu belirten Yıldırım, lületaşının bu özelliğinin çok fazla vurgulanmadığını dile getirdi. Yıldırım, “Lületaşı havzalarına ve çevresine termik santral yapılmasına ve atıklarını bu oluşumların üzerine dökülmesine engel olmalıyız. Lületaşına sahip çıkmalıyız. Lületaşı yaşamalı ve yaşatılmalıdır” dedi.

 
MADEN İŞÇİLERİ ÇALIŞMA KOŞULLARINI ANLATTI

Geçimlerini lületaşı ile sağlayan lületaşı maden işçileri Süleyman Sak, lületaşını topraktan nasıl çıkardıklarını anlattı. Devletin kendilerine destek vermesini isteyen Sak, “Devlet bize yardım ederse daha iyi şartlarda çalışırız” dedi.

 Termik santralin Eskişehir için çok önemli bir konu olduğunu vurgulayan Levent Özbunar, canlı yaşamının devam edebilmesi için pek çok bileşenin gerekli olduğunu söyledi. Bu bileşenlerin en önemlilerinin ise hava, su ve toprak olduğunu kaydeden Özbunar, “Havadaki oksijen olmazsa biz yaşamımızı sürdüremiyoruz. Su olmazsa yaşayamıyoruz. Toprak olmazsa canlıların beslenmesini sağlayamıyoruz. Her şey birbiri ile bağlantılı. Hava, su ve toprak olmadan dünya üzerinde canlı varlığından söz edilemez” dedi.

 
 “ÜZERİMİZE DÜŞENİ YAPMAYA HAZIRIZ”

Panelin sonunda konuşan Odunpazarı Belediye Başkanı Av. Kazım Kurt, lületaşı ile ilgili bilinmeyenlerin öğrenilmeye devam edildiğini söyledi. Lületaşının ihmal edildiğine dikkat çeken Başkan Kurt, “Bu ihmali gidermenin yollarını arıyoruz. Panelist arkadaşlarımızın somut olarak vurguladıkları bence çok önemli. Biz, Odunpazarı Belediyesi olarak gereken dersleri çıkarıyoruz. Yapılması gerek işleri; madenin çıkarılması, madenin pazarlanması ile ilgili ve madenin sanata dönüşmesi ile ilgili olarak algılıyorum. Ortak bir çalışmayı hem üreticiler hem sanatçılar birlikte gerçekleştirebiliriz. Odunpazarı Belediyesi olarak bizim üstümüze görev düştüğünü biliyoruz ve üzerimize düşen görevi de yapmaya hazırız. Yeter ki Eskişehir Taşı, dünyadaki önemine uygun bir yer alsın. Bütün Eskişehir, her alanda bunu değerlendirsin” dedi.

 


Okunma Sayısı: 3156