71. Türkiye Jeoloji Kurultayı 23-27 Nisan tarihlerinde Ankara`da ODTÜ Kültür ve Kongre Merkezi`nde yapıldı. 349 sözlü sunum ve 69 poster sunumun yapıldığı 71. TJK’da Tıbbi Jeoloji Oturumları, Ustalar Oturumu ve Öğrenci oturumu ilgi çekerken 75. Yıl Özel Şükran Oturumu: Prof. Dr. Yücel Yılmaz oturumu ayakta izlendi. Kurultayda Tıbbi jeoloji panelleri, özel oturumlar gerçekleştirilirken TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası Türk Halk Müziği ve TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası Türk Sanat Müziği koroları tarafından birer konser verildi. Her yıl olduğu gibi Kurultayın üçüncü günü Geleneksel Jeoloji Gecesinde meslektaşlarımız bir özlem giderirken, Kurultay sonunda iki de teknik gezi düzenlendi.
Açılışa Çocuklar Damgasını vurdu
71. Türkiye Jeoloji Kurultayı açılışı ODTÜ Kültür ve Kongre Merkezi Kemal Kurdaş Salonu’nda ODTÜ Koleji ilkokul öğrencileri tarafından gerçekleştirildi. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından 23. Nisan Kurultay Başkanları İlkokul 4. sınıf öğrencileri Tural Pınarbaşı, Sahra Sönmez ve Mustafa Ekmekçi konuşmalarını yaparak kurultaya başarılar dilediler. Açılışta ODTÜ Koleji Korosu da bir konser verdi. Düzenleme Kurulu Başkan Prof. Dr. Erdinç Yiğitbaş, açılışta yaptığı konuşmada beş gün boyunca yapılacak olan kurultay programını özetleyerek Kurultaya katkı sağlayan herkese teşekkürlerini sundu. Yiğitbaş’ın ardından kürsüye davet edilen Jeoloji Mühendisleri Odası Başkanı Hüseyin Alan konuşmasında TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası olarak Cumhuriyet tarihi boyunca yaratılmış kamusal varlık ve doğal kaynaklarımızı özelleştirme yoluyla elden çıkarılmasına, kamu yararını esas alarak çevresel değerlerimizi de gözetecek şekilde işletilmesini savunmaya devam edeceklerini ifade etti. Aynı zamanda üniversitelerimizin evrensel bilim ve düşünceyi kucaklayıp en geniş düşünce ve ifade özgürlüğüne sahip olmaktan uzaklaştırıldığını söyledi. Üniversitelerimizdeki çağdaş bilimsel bir eğitimin ciddi bir erozyona uğratıldığının altını çizdi. Alan, TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası’nın demokrasi, barış ve adaletten yana; gericiliğe karşı çağdaş ve laik yaşamı; karanlığa karşı aydınlığı; dogma ve hurafeye karşı akıl ve bilimin yol göstericiliğini savunarak mesleğe ve meslektaşlarına yönelik çalışmaları yürütmeye devam edeceklerini belirtti. Son olarak çarpık sistemin yarattığı işsizliğe çözümde en önemli araçlardan biri olan mesleki hak ve yetkilerin mevzuatta yer almasını sağlayarak, kamu ve özel sektörde jeoloji mühendisi istihdamının arttırılmasına önem verdiklerini dile getirdi. Alan’ın ardından söz alan UNESCO Türkiye Milli Komisyonu Başkanı Prof. Dr. M. Öcal Oğuz konuşmasında Jeoloji Kurultayı’nın Dünya’da jeoloji bilimi alanında en köklü organizasyon olduğunu, yerin ve jeoloji biliminin ne denli önemli olduğunun gerekliliğinden bahsetti.
Altın Çekiç Jeoloji Bilim, Araştırma/Makale ve Hizmet Ödülleri
Kurultay Açılış Töreni`nde Jeoloji Bilim ve Jeoloji Araştırma/Makale Ödülleri ve Staj Raporu yarışmasını kazananlara ödülleri verildi.
Odamız tarafından her yıl jeoloji biliminin gelişmesine, mesleğin bilimsel ve teknik gelişmesine katkı veren ve odamıza başvuran bilim insanı ve araştırmacılara verilen Altın Çekiç Jeoloji Bilim, Araştırma/Makale ve Hizmet Ödülleri 71. Türkiye Jeoloji Kurultayı açılış töreninde takdim edildi. Seçici kurul tarafından yapılan değerlendirmeler sonucunda Altın Çekiç Jeoloji Araştırma/Makale Ödülü’nü kazananlar ödüllerini;
Staj Raporu Yarışması Ödülleri verildi
TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası tarafından her yıl düzenli olarak yapılan Staj Raporu Yarışmasında, "Staj Raporu Yarışması Seçici Kurulu" tarafından yapılan değerlendirme sonucu seçilen öğrenciler, 71. Türkiye Jeoloji Kurultayı açılışında ödüllerini aldı. Staj Yarışması`nda dereceye giren, ODTÜ’den Sinem Koç, Yasemin Fatma Demirezen Birinci, Akdeniz Üniversitesi’nden Ceren Dicle Erdoğmuş ikinci, ODTÜ’den Behzat Oğuzhan Üçer – Ankara Üniversitesi’nden Deniz Meşe üçüncü ’lük ödüllerini aldılar.
Açılış Konferansları
Ödül törenlerinin ardından Prof. Dr. Muzaffer Metintaş ve Alper Baba birer açılış konferansı verdiler. Prof Dr. Muzaffer Metintaş Jeolojik Ortam ve sağlık; Asbest Maruziyeti- Mezotelyoma, 71. Türkiye Jeoloji Kurultayı 2. Başkanı Prof. Dr. Alper Baba, Su Kaynaklarının Kalitesi Ve İnsan Sağlına Etkisi konularında sunum yaptılar. Yaşamımızın gelecekteki kuşakları sağlıklı bir şekilde aktarılmasının için doğal kaynaklarımızın doğru kullanmamız gerektiğini vurguladı.
Açılış töreninin ardından Kurultay oturumlarına geçildi. Kurultayın ilk günü Öğrenci ve Ustalar oturumları ilgi çekti.
Bu yıl ikincisi düzenlenen genç yerbilimcileri oturumunda 4 genç meslektaşlarımız sunumlarını gerçekleştirdiler. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği bölümünden Özcan Özkara ve Harika Marmara, Sakarya Üniversitesi Coğrafya bölümünden Hicran Sarıkaya ve Hilal Okur, Afyonkarahisar Üniversitesi Jeoloji bölümünden Alper Dülger ve Mustafa Kuşçu tarafından gerçekleştirilen sunumlar ustalar tarafından büyük beğeniyle karşılaştı. Karakaya kompleksi birimlerinin Biga yarımadasındaki üç kritik alanda detaylı jeoloji harita alımı adlı çalışmasını sunan Özcan Özkara, Uçucu kül absorbanı kullanılarak asit maden drenajının nötralizasyonu adlı çalışmasını sunan Harika Marmara, Sakarya Nehri Taşkın ovasında yer alan kum ocaklarının çevresel ve sosyal etkileri adlı çalışmalarını sunan Hicran Sarıkaya ve Hilal Okur, Alanyurt (Afyonkarahisar) bölgesi killerinin jeolojisi ve seramik sektöründe kullanılabilirliğinin araştırılması adlı çalışmalarını sunan Alper Dülger ustaların sorularına verdiği yanıtlarla tam not aldı.
Ustalar oturumunda keyifli dakikalar...
Ustalar Oturumu’nda ise keyifli dakikalar yaşandı. Eğitim yıllarındaki yaşadıkları anılarını meslektaşlarıyla paylaşan ustalar, salondakilere hem tecrübelerini anlattı hem de ders verdi. 1960-1980 yılları arasında jeoloji mühendisleri olarak çektikleri zorluklardan bahseden ustalar, günümüz teknolojisinin o dönemlere nazaran çok geliştiğini ve işlerin artık daha kolaylaştığını belirttiler. Prof. Dr. K. Erçin Kasapoğlu, Jeolojiyi bir bilim, mühendisliği ise uygulama sanatı olarak tanımladı. Bu ikisinin ancak bir araya getirilmesiyle sorunlarla baş edilebileceğini söyleyen Kasapoğlu, getirilen çözümün; güvenilir, ekonomik ve uygulanabilir nitelikte olmasının altını çizdi. Kasapoğlu, jeoloji mühendisliğinin masa başında yapılacak bir meslek olmadığını, mutlaka saha çalışmalarıyla desteklenmesi gerektiğini ve mühendisliğin toplum sorunlarına çözüm getirecek bir meslek dalı olduğunu vurguladı.
Hekimler ve yerbilimciler bir arada...
Kurultayın ikinci günü Tıbbi Jeoloji oturumları ile geçti. 24 Nisan’da yapılan Tıbbi Jeoloji oturumları katılımcılar tarafından büyük ilgi gördü. Çevresel faktörlerin insan sağlığına etkilerini tartışan bilim insanları, araştırmalarda elde ettikleri sonuçları değerlendirdi.
24 Nisan Salı günü gerçekleşen Tıbbi Jeoloji oturumları katılımcılar tarafından büyük ilgi gördü. Çevresel faktörlerin insan sağlığındaki etkilerini gün boyunca tartışan bilim insanları, yaptıkları çalışmalar ve araştırmalar neticesinde elde ettikleri sonuçları gün boyunca değerlendirdi. İlk olarak “Mineral Tozlar ve Sağlık” adlı paneli Prof. Dr. Abidin Temel ve Dr. Cebrail Şimşek başkanlığında bir araya geldi. “Kentsel Dönüşüm Süreçlerinde Asbest Maruziyeti ve Analitik Gereksinimler” adlı çalışmasını dinleyicilerle paylaşan Çubukçu, 20. yüzyılın ilk çeyreğinde zararları fark edilen Asbest mineral ile mücadele etme sürecini ve zararlarından bahsetti. Prof. Dr. Hüseyin Yalçın ise “Türkiye’de Asbest ve Eriyonit Dağılımı’ adlı çalışmasını sundu. Yalçın, mezotelyoma hastalığına neden olan başlıca mineraller arasında amfibol ve serpantin asbestler ile eriyonit türü zeolitler olduğunu söyledi. Ülkemizde yaygın bir akciğer kanser türü olan mezotelyoma hastalığının ortaya çıkmasında asbestin dışında, diğer doğal ve yapay faktörlerin de tetikleyebileceğini ve buna binaen Tıpçılar ile Jeologların daha fazla bir araya gelip, bu konu üzerinde çalışmalar yapması gerektiğinin altını çizdi. “Türkiye’deki Mineral Lif Temasının Sağlık Etkileri” adlı çalışmasından bahseden Prof. Dr. Selma Metintaş, dünyadaki hastalıkların nedeninin %25’ine çevresel faktörlerin sebep olduğunu ve çevresel faktörlerle temas halinde en çok bulunan ülkenin Türkiye olduğu gerçeğini vurguladı. Prof. Dr. Metin Akgün ise “Lifsi Mineral Dışı Etkenlerle Oluşan Pnömokonyozlar” adlı çalışmasında; pnömokonyoz hastalığını, akciğerde toz birikimi ve akciğerin bu toza verdiği yanıt olarak tanımladı. “Doğal Çevre ve Kanser” paneli Prof. Dr. Özden Altundağ başkanlığında toplandı. Prof. Dr. Özden Altundağ “Jeolojik Unsurlar ve Kanser Gelişimi” adlı çalışmasında; kanserin günümüzdeki biyolojik mekanizmaların dışında çevresel ve genetik faktörlerden geliştiğini söyledi. “Hematolojik Kanserler ve Çevre” adlı çalışmasından bahseden Prof. Dr. Sema Karakuş, sigara içimi, obezite, bazı antikanser ilaçlar, viral ajanlar, hematolojik kanserlerin gelişmesinde bilinen etiyolojik risk faktörleri olduğunu belirtti. “Doğal Çevre ve Solunum Sistemi Kanserleri” adlı çalışmasını paylaşan Dr. Ülkü Yılmaz, akciğer kanserinin dünyada en sık görülen kanser türü olduğunu söyledi. “Doğal Çevre ve Kanser- Endokrin Sistem Kanserleri” adlı sunumu gerçekleştiren Doç. Dr. Reyhan Ersoy, çevresel faktörlerle kanıtlanmış endokrin sistem kanserleri tiroid kanserleri ve testis kanserleri olduğunu söyledi.
“Jeoloji ve Sağlık” özel oturumu
24 Nisan Salı günü öğleden sonra gerçekleştirilen “Jeoloji ve Sağlık” oturumu artan ilgiyle Prof. Dr. Muzaffer Metintaş ve TMMOB JMO Başkanı Hüseyin Alan başkanlığında bir araya geldi. Oturumda “Doğal Çevre ve İnsan” adlı çalışmasını sunan Dr. Cebrail Şimşek, yapılarında talyum, kurşun, arsenik, uranyum, bakır, kükürt, civa barındıran çeşitli minerallerin insan ve diğer canlıların sağlığını tehdit edebileceğini söyledi. Ardından kürsüye çıkan Prof. Dr. Fetullah Arık “Dünya’da ve Türkiye’de Tıbbi Jeoloji; Dünü, Bugünü, Yarını” adlı sunumunu gerçekleştirdi. “Jeolojik Unsurların İnsan Sağlığına İyicil Etkileri” adlı çalışmayı yapan Doç. Dr. İlke Keser, jeoloji ve fizyoterapinin ortak konusu olan pek çok uygulamanın bulunduğunu söyledi. “Tıbbi Jeoloji Paydaşları ve İşbirliği” adlı sunumu gerçekleştiren Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan ise, sağlığın gelişmesine destek için sektörler arası işbirliğini güçlendirme, çevre sağlığını iyileştirme, halkın yaşam biçimini yükseltme ve sağlık hizmetleri sunumunu planlamaya yönelik çalışmalar içerisinde hedeflerin belirlenmesi gerektiğini kaydetti.
75. Yıl Özel Şükran Oturumu yapıldı
Bu sene ilklerden biri olan 75. Yıl Özel Şükran Oturumu, Prof. Dr. Erdinç Yiğitbaş ve Doktor Öğretim Üyesi İsmail Onur Tunç başkanlığında bir araya geldi. Oturumun gerçekleştiği salona büyük bir akın gerçekleşti. TMMOB Jeoloji Mühendisler Odası Başkanı Hüseyin Alan’ın ve MTA Genel Müdürü Cengiz Erdem’in de yerlerini aldığı salon dolup, taştı. Büyük ilgi gören bu oturumda MTA Genel Müdürü Erdem’in de söylediği gibi hocaların hocası Prof. Dr. Yücel Yılmaz’ın yerbilimleri camiasına yaptığı katkılar anlatmakla bitmez. Biz de bu vesileyle bir kez daha okuyucularımızın huzurunda Prof. Dr. Yücel Yılmaz hocamıza topluma ve bilim dünyasına kazandırdığı tüm değerler için sonsuz teşekkürlerimizi ve şükranlarımızı sunuyoruz. Konuşmasını yapmak üzere kürsüye çıkan Prof. Dr. Yücel Yılmaz, konuşmasına başlamadan önce birlikte çalışma yürüttüğü meslektaşlarına, desteklerini hiç eksiltmeden yanında olan dostlarına ve bu bilim şöleninin gerçekleşmesine vesile olan herkese teşekkürlerini iletti. Ardından bildirisini dinleyicilerle paylaşan Yılmaz, ödülünü 71.Türkiye Jeoloji Kurultayı Düzenleme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Erdinç Yiğitbaş’tan aldı. Öğleden sonraki oturuma gelen Prof. Dr. A. M. Celal Şengör “Kırk yıldan sonra Türkiye’nin tektonik evriminin yeniden gözde geçirilmesi” adlı Prof. Dr. Yücel Yılmaz ile yaptığı çalışmayı sundu. Şengör, konuşması sırasında Prof. Dr. Yücel Yılmaz ile olan anılarıyla dinleyicilere keyifli anlar yaşattı. Şengör, bugün Türkiye Jeolojisi’nin bir yerlere gelebilmesi için atılan temellerin rahmetli Prof. Dr. İhsan Ketin’in yaptığı çalışmalar sonucunda elde ettiğinin altını çizdi. Ayrıca Şengör, önümüzdeki dönemde Prof. Dr. Yücel Yılmaz ile hazırlık çalışmalarını sürdürüldüğü “Türkiye Jeolojisi” adlı kitabının yayınlanacağı müjdesini verdi.
MTA Genel Müdürü Kurultayımızı ziyaret etti
MTA Genel Müdürü Cengiz Erdem, Genel Müdür Yardımcısı Emrah Ayaz ve Daire Başkanları kurultayımızı ziyaret ederek başarı dileklerini ilettiler. 75. Yıl Şükran Oturumu’na katılan ve burada bir konuşma yapan Erdem, MTA ve Odamız arasındaki sıkı ilişkilerin bundan sonra da devam edeceğini belirterek Yücel Yılmaz Hocamıza emeklerinden dolayı teşekkür etti.
Disiplinler arası işbirliği
71. Türkiye Jeoloji Kurultayı’nda gerçekleştirilen oturumlarda disiplinlerarası işbirliği öne çıktı. Kurultay’da gerçekleşen oturumlar ve oturumlara olan katılım, bilim insanları ve disiplinler arası işbirliğinin insan hayatı için önemine dikkat çekiyor. Özellikle Mühendislik Jeolojisi, Kültürel Jeoloji ve Jeolojik Miras, Doğa Kaynaklı Afetler ve Afet Yönetimi ile Tıbbi Jeoloji oturumları başta olmak üzere tüm oturumlarda insan hayatının korunması ve geliştirilmesine ilişkin işbirliği ihtiyacına vurgu yapıldı. Kurultayın uluslararası niteliği ile akademisyenleri ve araştırmacıları bir araya getiren yapısı, ve jeoloji dışındaki bilim dallarına da çağrı yapması işbirliği olanaklarını genişletti. İnşaat mühendisleri, coğrafyacılar, şehir plancıları, peyzaj mimarları ve tıp doktorları konuları ile ilgili oturumlara bildirileri ve katılımları ile destek vererek Kurultayın birleştirici gücünü ortaya çıkardılar.
THM ve TSM Korolarımız coşturdu...
Meslektaşlarımız yoğun geçen oturumların yorgunluğunu 23 Nisan’da Türk Halk Müziği Koromuzun, 24 Nisan’da ise Türk Sanat Müziği koromuzun verdiği konserlerle attı. Türk Halk Müziği koromuz Hasan Özçırpan, Türk Sanat Müziği koromuzun Alper Diler şefliğinde verdiği konserler büyük beğeni topladı.
Geleneksel Jeoloji Gecesi yapıldı
Her yıl Kurultayın üçüncü günü düzenlenen Geleneksel Jeoloji Gecesi hareketli günün yorgunluğunu atmak isteyen meslektaşlarımızın katılımıyla gerçekleşti. Gecede 71. Türkiye Jeoloji Kurultayı Düzenleme Kurulu’na ve Prof Dr. Yücel Yılmaz’a plaketleri verildi. Latanya Oteli’nde gerçekleşen bu özel gecede Prof Dr. Erdoğan Yüzer ve Prof. Dr. A. M. Celal Şengör’ün Prof. Dr. Yücel Yılmaz ile anıları katılımcıları kahkahaya boğdu.
JeoGenç Enerjisi ve Dinamizmiyle Kurultayda Yer Aldı
TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası öğrenci örgütlülüğü olan JeoGenç, 71. Türkiye Jeoloji Kurultayı’na enerjileriyle destek verdiler. JeoGençler, Kurultay kayıt bankolarında, salonlarda, sunum kabul masasındaki çalışmalarıyla Kurultayımızın daha düzenli sürdürülmesi için yoğun çaba harcadılar.
JMO Çalışanları Yorgunluğunu Unuttu
71. Türkiye Jeoloji Kurultayı ilan edildiği tarihten itibaren yoğun bir çaba ve emeğin ürünü oldu. Düzenleme Kurulu`nun çaba ve emeğine hazırlıklar sırasında ve Kurultay başladığında tüm gücüyle destek olan, Kurultayın düzenli yürümesi için emeklerini ve enerjilerini sonuna kadar harcayan; konukların karşılanmasından, salonların düzenine kadar tüm sorunları çözmeye odaklanan TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası çalışanları Kurultay`ın başarısı ile tüm yorgunluğunu unuttu.
Teknik Geziler
71. Türkiye Jeoloji Kurultayı kapsamında 28 Nisan 2018 Cumartesi günü 2 teknik gezi düzenlendi. Gezilerden ilki Aral İ. Okay önderliğinde ‘’Haymana Bölgesinin Jeolojisi: Jura-Kretase Stratigrafisi ve Kretase-Tersiyer Sınırı Gezisi’’ diğeri ise Ercan Özcan önderliğinde ‘’Haymana Havzası (Ankara) Paleosen-Eosen Stratigrafisi, Fosil Toplulukları ve Biyostratigrafi Gezisi’’ oldu. 80’ne yakın meslektaşımız katıldığı teknik gezilerde hem bilgilendirici, hemde meslek üyelerimizin ve öğrencilerin gelişimine önemli katkılar sağladı.
Kurultay Başkanı Erdinç Yiğitbaş`ın konuşması için lütfen tıklayınız
TMMOB JMO Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Alan`ın konuşması için lütfen tıklayınız
Okunma Sayısı: 3160