BASINA VE KAMUOYUNA
Eskişehir-İstanbul arasında Hızlı tren hattının altyapı sorunları çözümlenmeden, hızı 320 km/saat olan hızlı tren setlerinin devreye alınması seçim yatırımı söylemi değilse, bir cinayettir.
Son günlerde basın ve yayın organlarında da yer alan, TCDD Genel Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamada; "Alman Siemens firmasından temin edilen ve test sürüşleri tamamlanan turkuaz renkli yeni Çok Yüksek Hızlı tren setlerinden ilkinin 23 Mayıs 2015 tarihinde Ankara-Konya YHT hattında hizmete girdiği" açıklaması yapılmıştır.
Yapılan açıklamada; "bu trenlerin ileri teknoloji ürünü, çok güvenli ve konforlu olduğu belirtilmesine rağmen, tren yolu altyapısının 320km/saat hıza servis verecek nitelikte olup olmadığı yönünde herhangi bir değerlendirmenin yapılmadığı görülmektedir.
Şu anda Ankara- Eskişehir-İstanbul hattı üzerinde Çok Yüksek olmasa da Yüksek Hızlı Tren seferleri yapılmaktadır. Ancak bu güzergahın 2 ayrı bölümü; Karaköy-Ahmetpınar-Bilecik arasındaki 8 km`lik yer ile Alifuat Paşa-Arifiye arasında kalan bölüm jeolojik açıdan önemli riskler içermektedir. Yüksek Hızlı Trenin hızı, bu hatlar ve yakınlarında 40 km/s olarak gerçekleşmektedir.
TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası olarak; hızlı tren güzergahında tren hızlarının 40km/saate düştüğü Karaköy-Ahmetpınar-Bilecik bölümlerde incelemelerde bulunulmuştur. Yapılan incelemelerde hattın geçki güzergahı üzerinde proje aşamasında yapılması gereken jeoloji-jeoteknik araştırmaların istenilen nitelik ve düzeyde gerçekleştirilmediği, etütlerin yapımı sırasında gerekli özenin gösterilmemesi nedeniyle gerek 29 Mart 2011 tarih ve 27889 sayılı Resmi Gazete`de yayımlanan Bakanlar Kurulu kararı gerekse Sayıştay raporlarından da anlaşılacağı üzere önemli oranda keşif artışlarına ve kamusal kaynaklarının heba edilmesine neden olduğu tespit edilmiştir.
TCDD`nin bu hattın yapımı ve hizmete sokulması süreçlerinde siyasi rant beklentileri ile hattın bir an önce hizmete açılması hevesleri Kuzey Anadolu Fayı gibi aktif fay bölgesi içerisinde yer alan ve güzergah boyunca heyelanlı sahalar içerisinde geçirilen hattın projelendirme aşamasında jeolojik ve jeoteknik etütler ile diğer alt yapı çalışmalarını içeren ihalelerde gerekli özenin göstermediği belirlenmiştir.
TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası olarak TCDD sorumlularından öncelikli olarak aşağıdaki soruları cevaplandırmalarını istemekteyiz.
TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası olarak; Karayolu, havalimanı, tren yolu güzergahları, tüneller ve viyadükler gibi büyük mühendislik yatırımlarda Jeoloji ve Jeoteknik çalışmanın göz ardı edilmesinin veya istenen nitelikte gerçekleştirilmemesinin hızlı tren hattında olduğu gibi önemli miktarda kamusal kaynağın heba edilmesine neden olmaktadır.
Hızlı tren hattında yaşanan sorunlar çözülmeden seçimlere 10 gün kala Çok Hızlı Tren setleri getirerek güvenli olmayan hatlar üzerinde çalıştırılması "Eskişehir-Ankara arasını 40 dakika, Eskişehir-İstanbul arasını 55 dakikaya inecek" gibi laflarla alt yapısı güvenli olmayan hatlarda hızlı tren çalıştırmanın riski bilinmelidir.
Bilimi ve mühendisliği dışlayarak yapılan işlerin sonucu; her zaman acı ve facialarla sonuçlandığı bilinmelidir.
TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası olarak bir kez daha ifade ediyoruz; .
Belediyeler, TCDD, Karayolları Genel Müdürlüğü başta olmak üzere yatırımcı kuruluşların bünyelerinde jeoloji-jeoteknik idari birimleri oluşturulmalı, var olanlarda ise personel sayısı ve niteliği güçlendirilerek her türlü altyapı ve üst yapının yerseçimi ve güzergah etütlerinin inceleme, planlama, yapım, izleme, kontrol ve denetim hizmetleri yürütülmeli, öngörülebilecek jeolojik-jeoteknik gerekçelerle ülke kaynaklarının gereksiz bir şekilde harcanmasına ve talanına dur denmelidir.
Saygılarımızla.
TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası
Yönetim Kurulu
Okunma Sayısı: 3254