Erzurum‘un 2011 yılında ev sahipliği yaptığı 25‘inci Dünya Üniversiteler Kış Oyunları için yaptırılan kayakla atlama kulelerinin önündeki pistlerde toprak kayması meydana geldi. Pistler tamamen kullanılamaz duruma gelirken, otel ve diğer tesisler de boşaltıldı.
Odamız konu ile ilgili bir basın açıklaması yaptı.
Basın açıklaması şöyle:
BASINA VE KAMUOYUNA
Ülkemiz jeolojik gerçekliliği göz ardı edilerek, kontrolsüz ve denetimsiz gerçekleştirilen ve jeoteknik etüt parametrelerini göz ardı eden anlayışlar milyarca lira kamu kaynağını tüketmeye devam ediyor.
Yazılı ve görsel basından alınan bilgilere göre "Erzurum‘da 2011 " 25.Dünya Üniversitelerarası Kış Olimpiyat Oyunları için yaptırılan "Türk Telekom Atlama Kule ve Rampa`"ların yer aldığı bölgede meydana gelen heyelan, toplam beş adet rampanın üçünü kullanılmaz hale getirmiş ve 65.000.000,00 TL kamu yatırımının yok olmasına neden olmuştur. Meydana gelen olayın tek sevindirici boyutu, can kaybının yaşanmamış olmasıdır.
2020 Dünya Olimpiyat oyunlarına hazırlık amacıyla öznel alanlarda gerçekleştirilen olimpiyatlara ev sahipliği yapmaya çalışan ülkemizde, 2011 yılında; 25. Dünya Üniversitelerarası Kış Olimpiyat Oyunları`na ev sahipliği yapmış, bunun için de Erzurum Palandöken mevki seçilmiştir.
Yer seçiminin başladığı tarihte başlatılan proje çalışmaları kapsamında gerek plana esas olarak hazırlatılan jeolojik-jeoteknik etütlerde, gerekse inşaatların yapılması süreçlerinden gerçekleştirilen "jeoteknik etüt raporlarında (zemin ve temel araştırma raporları) rampa ve pistlerin yapıldığı alanların farklı bölgelerinde heyelan potansiyeli taşıyan bazı bölgeler tespit edilmiştir. Yapılan bu tespitten sonra, tesisler için farklı bir alanın seçilmesi gerekirken idare "jeoteknik etüt raporlarında" belirtilen kaygıları göz ardı ederek inşaat imalatlarına yüksek miktarda bedeller ödenerek heyelan potansiyeli taşıyan alanlar üzerine tesislerin yapılmasına karar verilmiştir.
Tesislerin, heyelan potansiyeli taşıyan alanlar üzerine yapılması yetmezmiş gibi, yeterli kar yağışının olmayacağı kaygısı güdülerek heyelan potansiyeli taşıyan alanların da içinde yer aldığı bölge üzerine su püskürtülmesi amacıyla iki adet gölet yapılmıştır. Bu süreçte kurumda çalışan bazı mühendislerin göletlerde biriken suların heyelanları tetikleyebileceği kaygılarına rağmen idare bu kaygıları görmezden gelerek jeo-membranlarla geçirimsizlik sağlayacağını iddia ederek bu göletlerin yapımını da gerçekleştirilmiştir.
Ülkemizin jeolojik gerçekliliği göz ardı edilerek, doğaya inat her yerde inşaat yaparım anlayışının sonucu; dün olduğu gibi bugünde milyarlarca lira kamu kaynağının telef olmasına devam etmektedir.
Yukarıda belirttiğimiz gerçeklik çerçevesinde bir kez daha soruyoruz,
Değerli basın emekçileri,
Her ne şekilde olur ise olsun kamu kaynaklarının jeolojik faktörlerin yok sayılarak "heyelana kurban verilmesine" izin vermeyeceğiz. Oda olarak bu yaşananların takipçisi olacak ve gerekli hukuksal girişimleri başlatacağız.
TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası
Yönetim Kurulu
Okunma Sayısı: 3160