TMMOB Odalar 21 Kasım 2024, Perşembe

Barışın, kardeşliğin, bir arada yaşamanın önündeki en büyük engel olan ve çözümsüzlükte direnen milliyetçi-şoven ve inkarcı anlayışın artık terkedilmesi gerekiyor. Milliyetçi-şoven ve inkarcı kesimlere karşı demokratik çözüm için toplumsal muhalefet güçlerine önemli görevler düşmektedir.

Yayınlayan Birim: GENEL MERKEZ
Yayına Giriş Tarihi: 30.08.2009
Güncellenme Zamanı: 16.10.2009 17:03:52


İnsanlık tarihinin en büyük en acımasız kanlı savaşının başlatıldığı 1 Eylül 1939‘un ardından geçen yetmiş yılda dünyamızda değişen bir şey olmadI. Sürdürülen savaşlarda ölümler yaşanırken kan ve göz yaşı akmaya devam ediyor.
 
Barış gününü  kutladığımız bugün 1 Eylül 2009 da ; Irak‘ta, Afganistan‘da, Filistin‘de, Lübnan‘da paylaşım savaşları hala sürüyor, mazlum, yoksul halklar savaşın acısını çekiyor.
 
Ülkemizde de Cumhuriyet öncesinden başlayıp günümüze kadar devam eden  Kürt sorununda yıllardır sürdürülen çözümsüzlük politikalarının tıkandığının görülmeye başlandığı,  toplumumuzda demokratik çözüm ve barış beklentilerinin geliştiği bir süreci yaşıyoruz. 
 
Yıllardır demokratik barışçıl yöntemler yerine; ısrarla sürdürülen inkar ve şiddet politikalarından dönülmesi anlamına gelebilecek süreçle tarihsel yanlışlardan kurtulunacak önemli bir noktaya gelinmiştir.  Geçmiş dönemlerde de barış umutlarını arttıracak kimi açılım sözleri devletin yetkililerince dönem dönem dile getirilip umutlar yeşertilmiş, ancak geleneksel ırkçı şoven politika her seferinde umutları şiddet politikasıyla yok ederek, sorun daha da derinleştirilmiştir.
 
1 Eylül Dünya Barış Gününde;  çatışmalara son verilip, silahların susarak,   Kürt Sorunu‘nun demokratik çözümüne, onurlu ve sürekli bir barışa  her zamankinden daha fazla ihtiyaç vardır. 
 
Barışın, kardeşliğin, bir arada yaşamanın önündeki en büyük engel olan ve çözümsüzlükte direnen  milliyetçi-şoven ve inkarcı anlayışın artık  terkedilmesi  gerekiyor. Milliyetçi-şoven ve inkarcı kesimlere karşı demokratik çözüm için toplumsal muhalefet güçlerine önemli görevler düşmektedir.   
 
Kürt sorununun çözümü  için diyalog  ortamının yaratılması; bireysel değil toplumsal haklar üzerinden somut adımlar atılması için talepler yükseltilmeli, öncelikle eşitlikçi, özgürlükçü, demokratik yeni bir Anayasa çalışması başlatılmalıdır. 
 
TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası olarak, ülkemizde ve bölgemizde barışın, eşitliğin ve kardeşliğin egemen olacağı inancıyla 1 Eylül Dünya Barış gününü kutluyor, ülkemizde çeyrek asırdır süren kardeş kanının durması yönündeki talebimizi bir kez daha haykırıyoruz.
 
 
YAŞASIN 1 EYLÜL DÜNYA BARIŞ GÜNÜ


YAŞASIN  HALKLARIN KARDEŞLİĞİ
 
           30 Ağustos 2009  
TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası
              Yönetim Kurulu


Okunma Sayısı: 3145