Son günlerde ülkemizin farklı kentlerinde yağan yağışlar sonucu oluşan taşkın, heyelan veya kaya düşmesi olayları can almaya devam ediyor. Konuyu bilimsel temelden koparıp, beton lobilerinin talepleri çerçejvesinde dere yataklarını, heyelanlı alanları, fay zonlarının üstünü imar rantı ve talanına açanlar değişsede, sistem değişmediği için aynı sorunları tekrar tekrar yaşamaya devam ediyoruz.
Son günlerde Batı Karadeniz ve Ankara başta olmak üzere birçok kentimizi etkisi altına alan yağışların etkisiyle yaşanan sel, taşkın, heyelan ve kaya düşmesi gibi jeolojik/ hidrolojik afetler sonucunda onlarca yapının yıkıldığı veya hasar gördüğü, yine bazı vatandaşlarımızın yaşamını yitirdiği doğa kaynaklı afetlerle karşı karşıya kalınmıştır.
Odamızın bu konularda yaptığı çok sayıda uyarıda; dere yataklarının taşkın tehlikesi yüksek alanları ile heyelan, kaya düşmesi ve yüzey deformasyonuna neden olabilecek büyüklükte deprem üreten aktif fay zonlarının sakınım bandı içindeki alanlarda; bina ve bina türü yapıların yapılmasına kısıtlama getirilerek halkın can ve mal güvenliğinin sağlanması yönündeki önerilerimiz dikkate alınmamaya devam ediyor.
Belediyeler, Valilikler, İl Özel İdare Genel Sekreterlikleri, DSİ, Karayolları, İller Bankası, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği, İçişleri, Tarım ve Orman ile Ulaştırma ve Altyapı Bakanlıkları başta olmak üzere vatandaşlarımızı doğa kaynaklı afetlerin etkilerinden korumak ve kentlerimizin imar, üstyapı veya altyapılarından sorumlu olan kurumların, bilimsel ve teknik gerçekler yerine, beton lobilerinin istem ve talepleri çerçevesinde jeolojik riskli alanları altyapı ve imar rantı ile talanına açmaları nedeniyle yaşandığını biliyoruz.
İlgili kurumları yönetenler değişse de “bilimsel gerçeklerden uzak, ranta ve talana dayalı anlayış” değişmediği için, aynı doğa kaynaklı olaylar karşısında, aynı sorunları yaşamaya devam ediyoruz.
TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası olarak bir kez daha uyarıyoruz!
Beton lobilerin istem ve talepleri çerçevesinde değil, bilimsel ve teknik gerekler çerçevesinde dere yataklarının taşkın tehlikesi yüksek alanları ile heyelan, kaya düşmesi ve yüzey deformasyonuna neden olabilecek büyüklükte deprem üreten aktif fay zonlarının sakınım bandı içindeki alanlar acilen belirlenmeli, belirlenen bu alanlar imar uygulama planlarına işlenmeli ve bu alanlarda bina ve bina türü yapıların yapılmasına kısıtlama getirilmelidir. Bu amaçla; 3194 sayılı İmar Kanunu, 7269 sayılı Afetler Kanunu, 4708 sayılı Yapı Denetimi Hakkındaki Kanun’da gerekli değişiklikler acilen yapılmalı, "Fay Yasası" çıkarılarak gerekli tedbirler alınmalı, bu alanlarda aksi yönde çalışma yürüten etüt ve proje müellifleri, fenni mesuller ve altyapı veya üstyapının yapılmasına müsaade eden kişilere karşı caydırıcılığı yüksek cezalar getirilmeli, kamu zararına neden olanlardan bu zararların tahsili zorunlu hale getirilmelidir.
Basına ve kamuoyuna saygıyla duyurulur
TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası
Yönetim Kurulu
(419 KB) (02.07.2022 14:22:14)
Okunma Sayısı: 3271