GELECEĞİMİZE SAHİP ÇIKIYORUZ!!!
10 Ağustos 2005 gün ve 25902 sayılı Resmi Gazete‘de yayınlanarak yürürlüğe giren
"İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına İlişkin Yönetmelik" ve 21 Haziran 2005 gün ve 25852 sayılı Resmi Gazete‘de yayınlanarak yürürlüğe giren "Madencilik Faaliyetleri İzin Yönetmeliği" ile siyasi iktidarın tarihi, kültürel ve doğal varlıklarımızı, çevresel değerleri ve geleceğimizi yok sayan, kuralsız/ilkesiz sanayileşme anlayışı bir kez daha gözler önüne serilmiştir.
Dava konusu yönetmelikler; İlgili Bakanlıklar tarafından çıkartılabilecekken, Bakanlar Kurulu tarafından çıkartılarak, yönetmelik olmaktan öte bir anlamda TÜZÜK niteliği kazandırılmaya çalışılmıştır. Tüzükler Anayasa‘nın 115. maddesi gereğince Danıştay‘ın incelemesinden geçirilmesi gereken işlemlerdir. Çevre ve insan sağlığı açısından büyük önem taşıyan bu konularda, ilgili Meslek Odaları ve Kuruluşların görüşlerine başvurulmadan yapılan düzenlemeler, Danıştay incelemesinden de kaçırılmıştır. Daha önce Mahkeme Kararlarının arkasından dolaşan anlayış, şimdi de Danıştay Denetiminden kaçmaktadır.
"İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına İlişkin Yönetmelik" ile, Gayri Sıhhi Müesseseler Yönetmeliği yürürlükten kaldırılmış, Sağlık ve Çevre Bakanlıklarının yetkileri yok edilmiş, 30 tondan düşük kapasiteli LPG dolum istasyonlarının da yer aldığı ikinci sınıf gayrısıhhi müesseseler etrafındaki sağlık koruma bandı bulundurma zorunluluğu ve yer seçimi izni kaldırılmış, ÇED olumlu belgesi almış olan birinci sınıf gayrisıhhi müesseler için yer seçimi ve tesis kurma incelemesi kaldırılmış, yerel yönetimlerin karar organları olan İl Genel Meclisi ve Belediye Meclisleri‘nin yasal görev ve yetkileri kısıtlanmış, her türlü izin ve ruhsat işlemleri oldu bittiye getirilmiş; jeolojik tehlikelerin ( deprem, heyelan vb )neden olabileceği riskler gözardı edilerek jeolojik ve jeoteknik araştırma ve değerlendirmelerden uzak bir şekilde toplum yeni “riskli çevreler ve yapılar” ile karşı karşıya bırakılmıştır.
"Madencilik Faaliyetleri İzin Yönetmeliği" ile, ÇED Yönetmeliğinin Ek V listesinde bulunan "DUYARLI YÖRELER" deki sınırlamalar ortadan kaldırılarak, insana ve çevreye rağmen her yerde madencilik faaliyetleri yürütülmesi sağlanarak, doğal çevrenin geri dönüşü olmayacak şekilde tahrip edilmesinin önü açılmıştır.
Dünyanın doğal kaynaklarının 3‘te 2‘sinin tüketildiği, topraklarımızın, ormanlarımızın, kıyılarımızın ve su kaynaklarımızın korunamadığı, nehirlerimiz, göllerimiz ve yeraltı suyu kaynaklarımızın hızla kirlendiği bir dönemde yapılması gereken, gelecek nesillerin de ihtiyaçlarını göz önünde bulundurarak, doğal kaynakların koruma/kullanma dengesinin sağlanmasıdır.
Üzerimize düşen sorumluluğun bilinciyle hareket eden TMMOB Çevre, Jeoloji, Metalurji ve Ziraat Mühendisleri Odaları olarak; Özel Çevre Koruma Bölgelerimize, Su Havzalarımıza, Sulak Alanlarımıza, Tarım Alanlarımıza, Ormanlarımıza, Milli Parklarımıza, Meralarımıza, Kıyı Alanlarımıza ve Kültür ve Tabiat Varlıklarımıza, afet güvenliği sağlanmış yaşam alanları talebimize sahip çıkarak, "İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına İlişkin Yönetmelik" ve "Madencilik Faaliyetleri İzin Yönetmeliğinin" ilgili maddeleri hakkında yürütmeyi durdurma ve İPTALİ istemiyle dava açtık.
İlgili Yönetmeliklerdeki çekincelerimizin yer aldığı dava dilekçeleri, Odalarımızın internet sitelerinde (www.cmo.org.tr, www.jmo.org.tr, www.metalurji.org.tr, www.zmo.org.tr) yer almaktadır.
Bilimi ve hukuku yok sayan, yağma ve talan uygulamalarının karşısında mücadelemizi sürdüreceğimizi kamuoyuna duyururuz.13.11.2005
TMMOB Çevre Mühendisleri Odası , TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası
TMMOB Metalurji Mühendisleri Odası , TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası
Okunma Sayısı: 3170