TMMOB Odalar 03 Ekim 2025, Cuma
Yayınlayan Birim: İZMİR ŞUBE
Yayına Giriş Tarihi: 25.09.2025
Güncellenme Zamanı: 01.10.2025 16:52:27

BASINA VE KAMUOYUNA

İzmir metropoliten alanında devam eden kentsel dönüşüm çalışmalarında yaşanan yıkım faaliyetleri, halk sağlığını ciddi şekilde tehdit eder boyutlara ulaşmıştır. Kentin hemen her bölgesinde, yıkılan bina tozları ile ilgili hiçbir teknik sağlık tedbiri alınmadan yapılan bu yıkımlar, özellikle akşam saatlerinde esen rüzgârın etkisiyle havaya yayılan tehlikeli maddelerle halk sağlığını riske atmaktadır.

Asbest ve Diğer Tehlikeli Maddeler

Başta olası asbest içerikli olmak üzere, yıkım sırasında havaya salınan toksik tozlar ve kimyasallar, özellikle çevre sakinleri için büyük bir sağlık tehlikesi oluşturmaktadır. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) verilerine göre, tüm asbest türleri insanlarda kanserojen (IARC Grup 1) olarak sınıflandırılmaktadır. Asbestin, akciğer kanseri, larinks kanseri, over kanseri ve mezotelyoma (pleura ve periton zarı kanseri) gibi ciddi sağlık sorunlarıyla ilişkilendirildiği belirtilmektedir. Ayrıca, asbestin kronik solunum hastalıklarına da yol açabileceği vurgulanmaktadır.

Türk Tabipleri Birliği raporunda, asbestle ilgili hastalıkların 10-50 yıl sonra ortaya çıkabileceği ifade edilmekte ve asbest için herhangi bir güvenli limit değerinin bulunmadığı belirtilmektedir. Bu durum, özellikle yıkım sırasında asbestin havaya yayılmasının oluşturduğu tehlikenin uzun vadeli etkilerini gözler önüne sermektedir.

Yıkımda Alınması Gereken Önlemler

Yıkım faaliyetlerinin çevreye ve halk sağlığına zarar vermemesi adına, 13.10.2021 tarihinde Resmî Gazete’de yayımlanan “Binaların Yıkılması Hakkında Yönetmelik”te yer alan hükümlere uyulması gerekmektedir. Bu yönetmelikte, binalarda asbest ve diğer tehlikeli toksik maddelerin sökülüp uzaklaştırılmadan ana yıkıma geçilemeyeceği açıkça belirtilmiştir. Ayrıca, yıkım öncesinde yapılan asbest denetimlerinin zorunlu hale getirilmesi, Türkiye çapında güncellenmiş asbest risk haritalarının oluşturulması ve bu haritaların kentsel dönüşüm projeleriyle ilişkilendirilmesi önemlidir.

iŞ Sağlığı ve Güvenliği

Yıkım sırasında havaya salınan tehlikeli toksik tozlar ve kimyasallar sadece çevre halkını değil, aynı zamanda çalışanların sağlığını da büyük riske atmaktadır. Çalışanların bu tehlikelerden korunması için iş sağlığı ve güvenliği önlemlerinin titizlikle uygulanması gerekmektedir. Bu bağlamda, yıkım işlerinde kullanılan tekniklerin ve ekipmanların, tehlikeli maddelerin yayılmasını engelleyecek şekilde düzenlenmesi zorunludur.

 Yerel Yönetimlere ve Yetkililere Çağrı

Son aylardan beri süren bu denetimsiz yıkım faaliyetleri, halk sağlığını tehdit etmekte ve mezotelyoma gibi tedavisi güç hastalıkların yayılmasına neden olabilmektedir. Bu tehlikenin önüne geçmek adına, yerel yönetimler yıkım izinlerini asbest raporu olmadan vermemeli, gerekli denetimlerin eksiksiz bir şekilde yapılması için üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmelidir.

Sonuç Olarak

TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası İzmir Şubesi olarak, halk sağlığını tehdit eden bu durumun acilen düzeltilmesi için yetkilileri göreve çağırıyor ve tüm ilgili tarafları sağlık sorunlarının yaşanmaması için sorumluluk almaya davet ediyoruz.

Saygılarımızla,

TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası

İzmir Şubesi Yönetim Kurulu