ESKİŞEHİR DOĞA VE YAŞAM PLATFORMU ÜYELERİ, TBMM’YE SUNULAN VE ÇEVRE ÖRGÜTLERİ TARAFINDAN “DOĞA TALANI YASASI” OLARAK NİTELENDİRİLEN YENİ TORBA YASA TEKLİFİNE TEPKİ GÖSTERMEK AMACIYLA FORUM DÜZENLEDİ. (18.06.2025).

‘’ Eskişehir Doğa ve Yaşam Platformu üyelerinin düzenlediği forum’’

Platform adına konuşan Jeoloji Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Üyemiz Uygar Kurtçu, yasa teklifinin doğa, çevre ve halk sağlığı açısından ciddi riskler taşıdığına dikkat çekerek, “Doğamızı ve yaşam alanlarımızı tehdit eden başta siyanürlü altın madenciliği olmak üzere tüm ekokırım projelerine karşı bir aradayız. AKP’li milletvekilleri tarafından sunulan yasa teklifi, çevreyi koruyan tüm süreçleri işlevsizleştiriyor ve şirketlere büyük imtiyazlar tanıyor. ÇED süreçleri neredeyse tamamen ortadan kaldırılıyor; ormanlar, meralar, zeytinlikler şirketlere peşkeş çekiliyor” dedi.

Uygar Kurtçu, yasa teklifinin çevresel koruma süreçlerini tamamen devre dışı bıraktığını vurgulayarak, “25 hektardan küçük maden sahaları, petrol ve doğalgaz aramaları, HES projeleri, golf sahaları ve hatta asbestli yapıların yıkımı gibi birçok proje artık ÇED sürecinden muaf olacak. Bu projeler hakkında halkın hiçbir bilgisi olmayacak, duyduğumuzda projeler başlamış olacak.

Ayrıca ÇED olumlu kararı alınmadan da şirketlere teşvik, izin ve ruhsat verilmesinin önü açılıyor. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’na bağlı Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü (MAPEG), şirketlerin vekili gibi çalışacak. Gerekli kurum görüşleri ya çok hızlı toplanacak ya da gelmeyen görüşler ‘olumlu’ sayılacak. Yani şirketler için bürokrasi tamamen ortadan kaldırılıyor” şeklinde konuştu.

Kurtçu, teklifin en tehlikeli yanlarından birinin de Cumhurbaşkanına olağanüstü yetkiler tanıması olduğunu belirterek, “Eğer bir maden sahası ‘stratejik veya kritik’ ilan edilirse, normalde izin vermeyen kurumların kararı geçersiz sayılabilecek. Nihai karar, Cumhurbaşkanı Yardımcısı başkanlığında toplanacak kurul tarafından verilecek. Bu kurulda çevre, enerji, hazine ve diğer ilgili bakanlıkların bakanları yer alacak. Yani şirketlere verilmeyen izinler bu kurul aracılığıyla kolayca verilebilecek. Bu, kurumlar üzerinde büyük bir baskı oluşturacak” ifadelerini kullandı.

Mücadele çağrısında bulunan Kurtçu şunları söyledi; “Zeytinlikler, ormanlar, su havzaları ve tarım alanları sermayeye feda edilemez!

ÇED süreçleri şeffaf olmalı, halkın katılımı güvence altına alınmalı!

Kamu yararı, ekolojik denge ve toplumsal fayda gözetilmelidir!

Doğanın ve yaşam alanlarımızın sesi olmak için tüm halkımızı bu yasa teklifine karşı birlikte mücadeleye, doğa için ses yükseltmeye çağırıyoruz. Sermayenin talanına karşı omuz omuza durmalıyız!”