TMMOB Odalar 28 Mart 2024, Perşembe

Lityum ve bileşikleri, ısıya dayanıklı cam ve seramikler, lityum gres yağlayıcılar, demir, çelik ve alüminyum üretimi için katkı maddesi, hatta depresyon tedavisinde öteki antidepresanların etkisini güçlendirmek için de kullanılıyor olsa da en önemli kullanım alanı lityum piller ve lityum iyon pillerdir. Araç bataryalarının günümüzdeki vazgeçilmez hammaddesidir ve batarya sektörü üretimin dörtte üçünü tüketmektedir.

Yayınlayan Birim: TRABZON ŞUBE
Yayına Giriş Tarihi: 14.06.2022
Güncellenme Zamanı: 15.09.2022 11:40:49

Lityum atom numarası 3 olan bir elementtir. Yumuşak, gümüşi beyaz bir alkali metaldir. Standart koşullar altında en az yoğun metal ve en az yoğun katı elementtir. Tüm alkali metaller gibi, lityum da oldukça reaktiftir ve oksijen ile reaksiyona girerek yanar. İyon olarak çözünürlüğünün yüksek olması nedeniyle okyanus suyunda bulunur ve ancak tuzlu sular lityum madenciliğinin ana kaynağıdır.

Lityum ve bileşikleri, ısıya dayanıklı cam ve seramikler, lityum gres yağlayıcılar, demir, çelik ve alüminyum üretimi için katkı maddesi, hatta depresyon tedavisinde öteki antidepresanların etkisini güçlendirmek için de kullanılıyor olsa da en önemli kullanım alanı lityum piller ve lityum iyon pillerdir. Araç bataryalarının günümüzdeki vazgeçilmez hammaddesidir ve batarya sektörü üretimin dörtte üçünü tüketmektedir.

2019`dan itibaren dünyanın en çok lityum üreten dört ülkesi Avustralya, Şili, Çin ve Arjantin`dir. Şili, Bolivya ve Arjantin`in kesiştiği bölge, Lityum Üçgeni olarak bilinir. Lityumun tuzlu göllerden çıkarıldığı “Lityum Üçgeni” günümüzde bilinen yüksek tenörlü lityum rezervlerinin %75`inden fazlasını içermektedir. Demokratik Kongo Cumhuriyeti dünyanın en büyük lityumlu mika (spodumen) minerali kaynağına sahiptir. Yakın gelecekte, Demokratik Kongo Cumhuriyeti`nin yüksek derecede Li içeren ve düşük safsızlıkları olan lityum bileşikleriyle dünyanın önemli bir lityum tedarikçisi olması beklenmektedir.

Şu an dünya üzerinde bilinen küresel rezerv, yıllık 12-20 milyon Li/ton’luk (araç başına ortalama 10 kg lityum olarak 120 ila 200 milyon araç) talebi 2100 yılına kadar karşılayacak düzeydedir. Günümüz lityum madenciliğinin yüksek Li içeren bileşiklerden itibaren yapılmakta, düşük tenörlü lityum kaynakları henüz değerlendirilmemektedir. Dünya bor rezervlerinin yüzde 73’üne sahip olan ülkemizde bor yatakları belli oranlarda lityum içermektedir. Fakat geleneksel üretim metodu ekonomik olmadığı için, bugüne kadar bor atıklarındaki lityum değerlendirilmemişti. Bir pilot tesis kuran Eti Maden üç yıldır devam eden Ar-Ge faaliyetleri sonucunda, rafine bor üretimi esnasında ortaya çıkan sıvı atıklardan lityum karbonat üretimine başladı. Eskişehir Kırka`da kurulan tesis, ilk etapta yıllık 10 tonluk üretim yapacaktır. İleriki yıllarda kapasitesini yıllık 600 tona çıkaracak olan tesis ülkemizin lityum ihtiyacının yarısını buradan karşılamayı hedeflemektedir.

Küresel ısınma ile mücadele kapsamında uluslararası antlaşmaların atmosfere karbon salınımı için getirdiği kısıtlamalara ek olarak, konjonktürel olarak dünya petrol fiyatlarındaki artış, elektrik bataryaları ile çalışan (temiz enerji kaynaklı) araçların daha fazla trafiğe çıkmasını zorlamaktadır. Bazı türevleri olsa da (Li-Ni, Li-Co gibi), günümüz teknolojisinde bu araçların bataryalarında lityum zorunlu hammadde olarak kullanılmaktadır. Ülkemizin ithal petrole bağımlılığı gibi lityuma ithal bağımlılığı uzun vadede yoktur. Çok düşük tenörlü milyonlarca ton lityum, bor yataklarında ve tuzlu göllerimizde mevcuttur. Eti Maden gibi bu kaynakları kullanacak teknolojiyi daha verimli hale getirecek birçok Ar-Ge tesisine ihtiyacımız vardır. Söz konusu teknoloji ancak ulusal Ar-Ge çalışmalarının desteklenmesiyle üretilebilir(Prof.Dr.Cüneyt Şen).

Güzel günler dileğiyle.

https://www.kuzeyekspres.com.tr/arac-bataryalarinin-vazgecilmezi-lityum-makale,21491.html